
Gülçin Kaya Rocheman’ın ilk öykü kitabı Hasarsız Satılık Beden, Düşbaz Kısa Dizisi’nden yayımlandı.
Tanıtım bülteninden:
Düşbaz Kısa dizisi, Gülçin Kaya Rocheman’ın ilk öykü kitabı Hasarsız Satılık Beden’i okurlarla buluşturdu! Annelik, travma ve kadınlık üzerine çarpıcı öykülerden oluşan Hasarsız Satılık Beden, Düşbaz Kitaplar’ın yerli ve yabancı kısa metinleri Türkçeye kazandırmayı amaçlayan dizisinin dördüncü kitabı. Kaya Rocheman’ın, kadınları en kırılgan, en karanlık, en sahici halleriyle ortaya koyan sarsıcı öyküleri, annelik mitinin gölgesinde kalmış duygulara cesurca dokunuyor.
Ayrıntı Yayınları’nın edebiyatta yeni keşiflerin izini süren markası Düşbaz Kitaplar’ın yenidizisi Düşbaz Kısa, “Kısa’nın uzun, az’ın çok olduğuna inananlara” sloganıyla,yerli ve yabancı yazarların öykü kitaplarını, novellalarını ve kurmaca dışı kısa metinlerini okurlara ulaştırmak için Ocak 2025’te yola çıktı. Düşbaz Kısa dizisi, Aslı E. Şeran’ın Öte Yaka Fırtına; Yasemin Olur’un Golgota Sanayi Sitesi ve Anıl Çetinelli Örselli’nin Bizi Yalan Bil adlı öykü kitaplarının ardından Gülçin Kaya Rocheman’ın Hasarsız Satılık Beden’iyle devam ediyor.
Hasarsız Satılık Beden’de bir sabah uyandığınızda canavarlaşıyorsunuz. Sonra kendini öldürmeden önce bedenini satışa çıkaran bir deli oluveriyorsunuz. Günahkârlarınmı günahsızların mı başına yıkıldığı tartışılan evlerin altında buluyorsunuz kendinizi. Ama en çok da annelik mefhumuylasınanıyorsunuz. Ya da sınananları kalbinizde duyuyorsunuz. Okuyorsunuz demek yetmiyor, hissedip dahil oluyorsunuz duyguya ve olaya.
Gülçin Kaya Rocheman, annelik görevini reddeden yahut annesiz kalan kadınları anlatıyor. Bugüne kadar duyduklarınızı alaşağı eden bir yerden; anneliğin kutsallığını değil, çocuk doğurmanın ne kadar korkunç da olabileceğini resmediyor. Bir annenin en büyük mutsuzluğunun çocuğu, bir çocuğun en büyük mutsuzluğunun annesi olabileceğini gösteriyor bize en dürüst yerden. Travma ve trajedilerin ardından yerini yurdunu, kimliğini bulamamış kadınları, kayıplar, pişmanlıklar ve arayışlarla geçen ömürleri ve bütün bu kalp kırıklıklarına rağmen devam edebilmeyi anlatıyor.
EDİTÖRDEN
“Türler arası hiyerarşiden uzak bir bakışlasarılıyoruz öykülere; karmaşık bir mevzuyu dallandırıp budaklandırmadananlatmanın zorluğunun farkında olarak karşılıyoruz öyküleri ve diğer kısametinleri. Uzun uzun anlatılabilecek bir şeyin kısaca kâğıda dökülmesiningüçlüğünü biliyoruz. Kolay gibi görünmesine rağmen aslında zor olduğunugörüyoruz. Burada bilerek ‘daha’ kelimesini kullanmıyoruz; daha zor, dahakolay, daha iyi, daha kötü gibi kıyaslara girmeden kucaklıyoruz kısa olanları.Biz, az’ın aslında çok, kısa’nın aslında uzun, kolay’ın aslında zor olduğunainanıyoruz. Başta öyküleri ve diğer bütün kısa metinleri heyecanla bekliyor,şevkle okuyor, okurlarla buluşturuyoruz.”
Cansu Canseven
GÜLÇİN KAYA ROCHEMAN HAKKINDA
Almanya doğumlu Kaya Rocheman,uzun süre Türkiye’de yaşamıştır. Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ndenmezun olup şirketler hukuku alanında çalışmış, ardından Paris 11Üniversitesi’nde hukuk yüksek lisansını ve Fransa devlet bursuyla Copernicprogramını tamamlamıştır.
Dile olan ilgisi sebebiyle alandeğiştirip yabancılar için Türkçe öğretimi ve çeviri alanlarına yönelmiştir.INALCO Üniversitesi’nden Türkoloji Lisansı ile Sözlü ve Yazılı Çeviri YüksekLisansı diplomalarını alan Kaya Rocheman’ın üç kitap çevirisi vardır. İltica veyabancılar hukuku alanında yeminli tercümandır.
Uzun süre tiyatroyla ilgilenen vepek çok oyunda oynayan Kaya Rocheman, tiyatro atölyeleri yürütmüş; yönetmenlik, yönetmen yardımcılığı, reji asistanlığı yapmıştır. İstanbul’dayken yazıp sahnelediği Çok Sesli Yalnızlık adlı bir oyunu vardır. Paris’te PATUTİ adlı Türkçe Tiyatro topluluğunu kurup yönetmiştir. Ayrıca tiyatro oyunu, filmve belgesel altyazısı çevirileri bulunmaktadır. Halen Paris INALCO Üniversitesi Türkoloji lisansı ile çeviri yüksek lisansında öğretim görevlisi olarak dersler vermekte ve “Türkçe Yabancı Dil Öğreniminde Sözlü Yetinin Tiyatro Teknikleriyle Kazandırılması” başlıklı doktora çalışmasını sürdürmektedir.
edebiyathaber.net (3 Temmuz 2025)