Mitoloji ve Psikoloji Arasında Köprü Kuran Eser: “Mitler ve Arketipler” raflarda

5 gün önce 1

Göktuğ Halis’in Mitler ve Arketipler adlı kitabı Destek Yayınları tarafından yayımlandı.

Tanıtım bülteninden:

Mitoloji, insanın en kadim anlatı biçimi… Arketipler ise kolektif bilinçdışının yankısı. Göktuğ Halis, yıllar süren akademik birikimini ve Gaia Studio’da yürüttüğü mitoloji derslerinden süzülen gözlemlerini bir araya getirerek, Mitler ve Arketipler adlı çalışmasıyla mitolojiyi insanın içsel dünyasıyla yeniden buluşturuyor.

Kitap, mitlerin yalnızca kültürel ve tarihsel anlatılar olmadığını, aynı zamanda bireyin büyüme evrelerini, ruhsal geçişlerini ve arketipsel yapıları nasıl yansıttığını ele alıyor. Doğumdan yaşlılığa, anne karnından kıyamet anlatılarına uzanan süreçte, mitlerin evrensel yapısına psikodinamik bir perspektif kazandırıyor.

Öne çıkan bölümler arasında “Yaratılış Mitleri ve Doğum Deneyimi”, “Tufan Mitleri ve Babayla Barışma” ve “Cennet (Altın Çağ) Mitleri ve Anne Kucağı Arketipleri” gibi başlıklar yer alıyor. Halis, mitolojiyi yalnızca anlatmakla kalmıyor; mitlerin işlevini, psikanalizden antropolojiye, evrimcilikten difüzyonizme uzanan kapsamlı bir tartışma ekseninde yeniden yorumluyor.

Klinik psikolog Oktay Şılar’ın önsözüyle açılan kitap, okuyucuyu mitlerin sadece geçmişe değil, ruhun katmanlarına da açılan bir kapı olduğuna ikna ediyor.

Beyaz Baykuş Yayınları etiketiyle raflarda yerini alan Mitler ve Arketipler, mitolojiye ilgi duyan herkes için anlaşılır, fakat yüzeysel olmayan bir referans eseri olarak dikkat çekiyor.

Arka Kapak Yazısı:

“Mitler yalnızca geçmişi değil, ruhun karanlık odalarını da aydınlatır.”

Mitolojik öyküler, yalnızca tanrıların ve kahramanların değil; büyümenin, acının, ayrılığın, dönüşümün de anlatılarıdır. Jung’un izinden yürüyen ama onunla sınırlı kalmayan bu kitap, mitlerin yalnızca tarihsel ya da kültürel kalıplar değil, aynı zamanda ruhsal gelişim evrelerine karşılık gelen güçlü arketipler olduğunu savunuyor.

Göktuğ Halis’in titizlikle kaleme aldığı bu çalışma, mitleri psikolojik bir yaklaşımla yorumlarken okuyucuyu içsel bir keşfe davet ediyor. Kahramanlık öykülerinden yaratılış mitlerine, gök tanrıların uzaklaşmasından büyüme sancılarına kadar uzanan bu yolculukta, mitler kendi kendini anlatmakla kalmaz, bizi de bize anlatır.

Eğer siz de “Tanrılar neden bizi terk etti?”, “Kahramanların öyküsü neden hep benzer?”, “Arketipler neden bu kadar tanıdık geliyor?” diye merak ediyorsanız, bu kitap sizin için yazıldı.

Mitleri yeniden yaşamaya hazır olun.

edebiyathaber.net (10 Haziran 2025)

Yazının Tamamını Oku